Günlük

Merhaba kadim dostlarım.

Bunca curcunaya rağmen eğer hala bu siteyi ziyaret ediyorsanız bu vefanın sizin için sadece bir semt adı olmadığını bana fısıldar.

Şöyle bir baktım da hayli zaman olmuş size yazmayalı. Oysa anlatacaklarım vardı ve birikmişti lakin bir teknolojik kaza neticesinde hepsi zayi oldu. Zamanın parçalarından bana kalan ne varsa hepsine pisi pisine elveda dedim. Tüm hardisk bilgilerim gitti.

Neyse ki zamana orada takılmadık ve acıda olsa devam ettim. O ellerimde kayıp gidenler arasında beni en çok yaralayan Amerika’da iken oradaki Türk Kolejlerinde Türkçe öğrenen öğrencilerin Türkçe seviyelerine yardımcı olması için senaryo, ekip, oyuncular ve motor derken bayağı ciddi ciddi filmler çektiğimiz filmler oldu. Büyük kayıp. Bu kayıp için başta Erdoğan Abi olmak üzere tüm emek veren, beklentiye giren ve bunu ciddiye alan herkese sadık bir özür borçluyum. Özür dilerim hepinizden. İşte o çalışmanın yarım bir örneği.

Aile şirketimizde Satın Alma ve İhracat sorumlusu olarak çalışıyorum. Evden işe, işte eve rutinine devam ediyor her fırsatta eskiyi özlüyorum. Amerika’daki zamanımı, İstanbul’daki canımı özlüyorum, zira bendeki sürekli sıkılıyor.

Video işlerinde devam etsem bile bu düğünlerin aranan adamı olmaktan öteye geçemedi şimdilik. Ama planlar hala mevcut. Bu arada bir hatırlatma da bulunmam gerek artık irice bir harici disk temin ettim. Ne olur ne olmaz değil mi?

Hala başkalarının düğünlerine gitmeyue devam ediyorum bu kısır döngüye çomak sokma zamanı geldi sanırım. Its time to wake up monkey. 🙂

Tabi bu arada Türkiyede de pek çok şey olup bitiyor. Açılımlar oluyor, Şehit haberleri ara vermeksizin devam ediyor, Salih Memecan harika işler çıkartıyor, Türkiye ezeli düşmanlıklarının ebedi olmamasına çalışıyor ama maalesef  ben tüm olan bitende üçüncü kişi olma makusiyetinden kurtulamadığım için benim payıma susmak düşüyor.

Sağlıcakla ama olan bitene seyirci kalmadan kalın.